30 Nisan 2012 Pazartesi

broken


Hiç bu kadar gerçek olmamıştı anlar ve bir o kadar da yalan sonrasında. 'O an' denen, herkesin yakalamaya çalıştığı yerinde saydı durdu. Bir adım ileri gidemedi ve herkes için anlamlı kılan da buydu onu.

Hiç bu kadar yalın olmamıştı yazılanlar , hiç bu kadar ani ve hesapsızca sonrasında da hiç olmadığı, olmayacağı gibi.
Kelimelerdi varlığı anlamlı kılan yaşanıyordu ve yazılıyordu o zaman hissedilerek ama şimdi 'mış' gibi herşey devam ediyormuş gibi sanki varmış, masalmış ve sonu yokmuş gibi.

Bir sonu bile olmayan bu hikayede sanırım insanlar da bir varmış bir yokmuş. Geriye kalan sözcükler, cümleler, anlamlar ve anlamsızlıklar.

Şimdi tümden mi başlansa yoktan mı ya da baştan mı sondan mı ? Bunu kimse bilemedi, bilmek istemedi, yüzleşmedi, kaçtı ve sonu olmadan yarım kaldı. İnsan yarım kaldı, yaşanmışlıklar yarım kaldı, mışlıkların içinde kaçarken ne yazık ki sözcükler yarım kaldı.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder