2 Ekim 2012 Salı

ay ışığında saklıdır Ailem'e


Öyle bir an gelir ki anlarsın kıymetini. Biri uykusundan adını haykırarak uyanır, koşar yanına.. Buz gibi taşta uyur gibi başında gözü yaşlı annen. Tıpkı eski günlerdeki gibi.Uyanırsın gördüğün ilk şey bulutların hızla dolunayın önünden geçisi. Sanki uyuyakalmışsın açıkhavada ve gecenin bir yarısı uyanıp gökyüzüne bakar gibi işte ordasın buz gibi taş.. İşte çekildi bulutlar görüntü gayet güzel ama bu sancılar ne hareket etmeni kısıtlayan hani güzeldi görüntü o an düşle gerçek arası kalmış meğer. Şimdiyse herşey gerçek korktun, endişelendin herkes gibi.Ve en çok canını yakan vücudundaki sancılar değil deherkes ağlamakta ardından el sallarken.. Ardından dualardır sığınılan. Nefesin kesilir ahh dersin verirsin dışarı rahatladın mı yok defalarca yapsan bunu nafile...Değiştiremezsin istesen de bir şeyi...Uykuya bile sığınamazsın kapıyı çarpıpı gitmiştir çoktan. Şimdi kitaplardır limanın ve duyulan huzursuz bir sevgili sesi uykusunun arasında seslenen ''Aşkım iyi misin''  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder