Her yer beyaz.. bu gece rüyamda seni uçuracağım…
O zaman saatleri ayarlayalım, sabah birlikte düşeriz .
belki o zaman çok yorulmuş olmazsın. Belki korkmazsın. Ya da düşmek çok mu
karamsar bir fikir.. nasıl olsa beyaz çarşaf kıvrımları var. Hafif, tüy gibi bi
iniş yapma olasılığımız vardır belki dünyaya . yine dünyaya uyanırken. Hem de
beyaz çarşaf kıvrımlarına ve yüzündeki beyaz bembeyaz deliğe bi de bazen benim
“beyaz bembeyaz tabiatıma” , tüm bunlar gerçekte bizi beklerken incecik bir
dokunuşla alçalır ve konarız.
Ama sevgilim bu benim uyanık düşüm. Yaşamak öyle değil ki. Sen bile
unutuyorsun bazen yüzündeki (gülümsemendeki) beyaz deliği. Gölgelenmesi öyle
kolay ki saçının,sakalının karasında. Dünyanın neredeyse tüm karanlığı geçiyor
yüzünden.görüyorum .sana baktıkça kendi karanlığımı görüyorum. Hani ayna gibi
çünkü insan birbirine. Birbirimize bakıyorsak eğer, eğer bakıyorsak birbirimize
, ben güzelsem sen güzel sanıyosun kendini, ve sen güzelsen ben güzel oluyorum.
Ama bu insan,şu iki yüzlülük, çamurlar caddeler boyu,yalan alışıklığı, bu
maskeler, bu günler ve geceler boyu durmadan akan insan bedenleri.üstleri
başları ne de iyi,içlerini görüyorum işte o zaman düşmeye başlıyorum daha
yükselmeden. Daha evin sokağını dönmeden.Şu köşe başlarında insanlar
görüyorum,vücutları morluklar içinde sevgilim. Yüzleri,etleri karanlık. Ayna ya
işte bu,Kendim sanıyorum. Kendimi görüyorum. Sonra gözgöze geliyoruz,o da beni
gördükçe daha karanlık oluyor.Sonra kapkaranlık bir yere düşüyorum. Durmadan
düşüyorum.
Bir şiirde diyor ki “ seninle gözgöze gelmek intiharın en güzel şekli” .
birinin gözlerinin içine bakmak sevgilim biliyorum bunu çok iyi biliyorsun. Ama
şüphe ediyorum bazen.yüzünde,kalbinde beni bunları senden saklamaya iten
birşeyler var.sözlerinde,gözlerinde tekinsizlik… Bir tehdit düşüyor işte o
zaman yüzündeki beyaza, aynı anda benim beyaz tabiatıma bir tehdit düşüyor.bana
baktıkça sen de kendinden şüpheleniyosun, benden. Bu böyle devam
ediyor.susuyorum..susuyorsun. Sonrası nasıl oluyor bilmiyorum, gülümsemeni
buluyorum beyaz delikten aşağı atıyorum kendimi.
Her yer beyaz.. bu rüyada seni uçuracağım…
Sakın benden önce uyanma.birlikte düşelim tekrar.beyaz çarşaf
kıvrımlarına,yüzündeki beyaz deliğe,benim beyaz tabiatıma.
Bu gece uyuyup uyumadığımı hiç bilemeyeceksin. Ve diğerlerini de.
Gözlerimizdeki tekinsiz bakışı yayacağız aynamızdaki aksimize..bu sana en büyük
kötülüğüm olacak.
Her yer beyaz
Didem
Didem
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder